10 Kasım 2016 Perşembe

Kitap İncelemesi; Uyumsuz – Veronica Roth - Uyumsuz Koleksiyonu 1




Türkçe Adı: Uyumsuz
Orijinal Adı: Divergent
Tür: Gerilim, Ütopik
Yazar: Veronica Roth
Seri Adı – Sırası: Uyumsuz Koleksiyonu 1
Sayfa Sayısı: 504
Çevirmen: Uğur Mehter
Artemis Yayınları - 2012



   TEK BİR SEÇİM SENİ DÖNÜŞTÜREBİLİR







Arka Kapak -

TEK BİR SEÇİM
ARKADAŞLARINI BELİRLER

TEK BİR SEÇİM
İNANÇLARINI TANIMLAR

TEK BİR SEÇİM 
SADAKATİNİ ŞEKİLLENDİRİR
HEM DE SONSUZA KADAR

TEK BİR SEÇİM
SENİ DÖNÜŞTÜREBİLİR

Beatrice Prior’un Chicago’sunda toplum, her biri belli bir erdemi yaşatmaya adanmış beş topluluğa bölünmüş durumda. Dürüstlük, Fedakarlık, Cesurluk, Dostluk ve Bilgelik. Her yıl, belli bir günde on altı yaşındakiler, hayatlarının geri kalanında birlikte yaşayacakları grubu seçmek zorunda. Beatrice, hem ailesiyle kalmak, hem de kendi benliğini bulmak istiyor ama ikisini birden seçemez. Bu nedenle kendisi dahil, herkesi şaşırtan bir seçim yapıyor.
Genç yazar Veronica Roth heyecanlı seçimler, kalp kıran ihanetler, kan donduran sonuçlar ve beklenmedik aşklarla dolu karanlık bir geleceği anlatan gerilim serisinin ilk kitabıyla edebiyat sahnesine çıkıyor!


Bir önce ki yazımda, toplu olarak kısa bir bakış attığımız Uyumsuz Koleksiyonu'nun ilk kitabının yorumuyla karşınızda bulunmaktayım. O yazımda, hikayenin ütopik konusundan ve gruplardan kısaca bahsettiğim için burada tekrar bahsetmeyeceğim. Yazıyı okumayanlar için buraya bağlantısını bırakıyorum, tıklayarak serinin genel inlemesine gidebilirsiniz. Herkese iyi okumalar! :) 
Kitap Serisi İncelemesi; Uyumsuz Koleksiyonu – Veronica Roth

Spoiler Düzeyi: Kamp Ateşi

Okudukça yazan birisi olarak bilirim ki ütopik bir dünya oluşturmak herkesin harcı değildir. Bunu bilir bunu söylerim, içinde o kadar çok detay var ki bir şeyi atladığınız da o atlama çok feci sırıtabiliyor, kitabı mantıktan uzaklaştırabiliyor. Yine de, bu Ütopik Gerilim romanı için, diyecek bir şey bulamıyorum, çünkü hiç bir kopukluk bulamadım.

Beatrice, erkek kardeşi Caleb, annesi ve babasıyla birlikte Fedakârlık grubunda yaşayan on altı yaşında kızımız, esas karakterimiz. Hikaye onun ağzından şimdiki zaman ile anlatılıyor. Şimdiki zamanın altını çizeyim, bu da herkesin harcı değildir. İlk başta çok tuhafıma gitse de bir süre sonra alıştığımı da inkâr edemem kesinlikle.

On altı yaşında olan esas kızımız Beatrice, seçim günün de ailesi ve kendi isteği arasında seçim yapmak arasında sıkışıp kalmış. Bir Fedakâr olmadığını buradan bile görebiliyoruz, eğer öyle olsaydı kesinlikle bunu düşünmez, ailesi için uygun olanı yapardı.

Yapılan test ise, onun üzerinde işe yaramıyor… Bu işte bir bit yeniği var, değil mi?

Dostluk, Dürüstlük, Bilgelik, Fedakârlık ve Cesurluk. İşte bu beş grup arasından seçimini yapacak olan Beatrice, kendi istediği yolu seçiyor ve kanını Cesurluk kasesine daldırıyor. İşte her şey bu noktadan sonra başlıyor, Beatrice bambaşka bir ben yaratmaktan öte, kendini bulmak için çıktığı bu yola başlarken çevresinde olup bitenlerle, rekabetlerle uğraşıyor. Ve bir de, sorunlar yetmiyormuş gibi, ona eğitim veren öğretmeni Dört (bu nasıl isim diye düşünmeyin) ile arasında bir bağ oluşuyor.

Ama sorunlar bir türlü bitmiyor.
Hükümet yönetimi Fedakârlık grubundayken, Bilgelik bunu kendine istiyor.
Tris ve Dört arasında ki ilişki her şeye katlanabilecek güçte mi?
Dört, Tris’ten neler saklıyor?
Ve Tris hiçbir gruba ait değilken, Cesurluk sınavını verebilecek mi?
Tris kendini,ailesini ve arkadaşlarını gelecek savaştan koruyabilecek mi?

DİPNOT: Kitap ve film birbirine benziyor olsa da, kitapta bazı olaylar daha farklı seyir ediyor. Birbirlerinin aynısıdırlar diye kesinlikle düşünmeyin. :) 

Kitap gereksiz yere fazla uzatılmış gibi ve nedense kurgusu daha iyi olabilirmiş gibi hissettim. Yine de kesinlikle ve kesinlikle okunulası bir kitap. 


Dikkat! Kitap alıntıları!

“Düşün,” diyor genç adam, dudaklarında ki belli belirsiz gülümsemeyle. “Adını seçmek için tek bir şansın var.”
Yeni bir yer, yeni bir isim. Burada yepyeni biri olabilirim.
“Tris” diyorum kararlı bir şekilde.
“Tris,” diye tekrar ediyor Lauren sırıtarak. “Duyuruyu yapabilirsin Dört.”
Dört, omzunun üzerinden bakıp bağırıyor. “İlk atlayan – Tris!”
Sf. 63


“Kasten yaptın!” diye bağırıyorum.
“Aynen öyle.” Diyor sakince. “Ve yardım ettiğim için bana teşekkür borçlusun.”
Dişlerimi gıcırdatıyorum. “Teşekkür mü? Neredeyse kulağımı uçuruyordun, bunca zaman benimle dalga geçtin. Sana neden teşekkür edecekmişim ki?”
“Biliyor musun? Anlamanı beklemekten yorulmaya başladım!”
Sf. 174

“Sahi mi? Görebilir miyim?”
Yara bandını tekrar yapıştırıyor ve tişörtümü omzuma geri yerleştiriyor.
“Soyunmamı mı istiyorsun Tris?”
Sinirli bir kıkırdama boğazımda fokurduyor. “Sadece… Kısmen.”
Sf. 418

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder